HERKONU FORUM SİTESİ

Herkonu Forum Sitesi'ne Hosgeldiniz.

Her 110 çocuktan biri otizmli FLAPPINGBUTT

Ailemize katilmak ister misiniz ? glsme


Join the forum, it's quick and easy

HERKONU FORUM SİTESİ

Herkonu Forum Sitesi'ne Hosgeldiniz.

Her 110 çocuktan biri otizmli FLAPPINGBUTT

Ailemize katilmak ister misiniz ? glsme

HERKONU FORUM SİTESİ

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

HERKONU

Similar topics


      Her 110 çocuktan biri otizmli

      Nemo
      Nemo
      Admin
      Admin


      Kayıt tarihi : 13/03/08
      Erkek
      Mesaj Sayısı : 615
      Burç Sembolü : Yengeç / 22 Haziran - 22 Temmuz
      Yaş : 56
      Mesleği : Teknisyen
      Medeni Durumu : Evli
      Çocuk Sayısı : 2
      Yaşadığı Şehir / Ülke : Yurtdışı
      Resim Resim : nemo
      Yasaklanma Sebebi Yasaklanma Sebebi : ---
      Sevdiğim Sözler Sevdiğim Sözler : Doğruluk sonsuzluğun güneşidir.
      Nasıl olsa doğar.

      Wendell Phillips

      Site Puanı Site Puanı : 203
      Rep Puanı Rep Puanı : 20

      Her 110 çocuktan biri otizmli Empty Her 110 çocuktan biri otizmli

      Mesaj tarafından Nemo Paz 09 Mayıs 2010, 5:39 pm

      Ulusal Otizm Merkezi Genel Müdürü Prof. Dr. Susan Wilczynski otizme yönelik son araştırmaları ve geliştirdiği yöntemleri anlatmak amacıyla Tohum Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı aracılığıyla İstanbul’a geldi.

      Her 110 çocuktan biri otizmli 10548017

      Ulusal Otizm Merkezi Genel Müdürü Prof. Dr. Susan Wilczynski, Amerika’da yapılan araştırmaya göre bugün her 110 çocuktan birinin otizmli olduğunu söyledi. Otizmin dünyada giderek yaygınlaştığını söyleyen Wilczynski, “Hep birlikte otizmli çocukların, gençlerin ve yetişkinlerin uygun hizmetleri almaları için çalışmalıyız. Otizmliler bütün toplumsal etkinliklere katılabilmeli. Aileler, eğitimciler, hükümetler ve araştırmacılar hep birlikte çalışmalı” dedi.
      Prof. Wilczynski, “Analizini yaptığım yöntemlerde çevresel değişikliklerin, olumlu değişikliklere ne ölçüde yol açtığı önemli. Bu yöntemler günlük hayatta otizmli çocuğa seçim hakkı sunmayı da kapsıyor. Biz sağlıklı insanlar her gün seçim yapıyoruz. Ve bu seçimler hayattan aldığımız zevki belirliyor. Eğer bir davranışı beğeniyorsak onun ileride daha fazla gerçekleşmesini istiyoruz. Otizmli çocuklara da bu hakkı vermeliyiz. İyi uygulamaların hepsi, çocuklar başarılı olduğunda ortaya güzel şeyler çıkmasını sağlayan programlardır” diyor.

      Nedeni kızıl ve kızamıkçık aşısı değil

      Otizmli çocuklar için ‘Erken ve Yoğun Davranışsal Eğitim Programı’nı başlatan Wilczynski şunları söyledi:

      “Otizmin nedenlerine ilişkin hiç kimse iyi bir cevap veremez. Otizm diğer hastalıklar gibi hem genetiksel hem de çevresel etmenlerden etkileniyor. Bu hastalıkta pek çok genin devrede olduğunu biliyoruz. Ama tek bir gen otizmi açıklamak için yeterli değil. Çevresel etmenlerin neler olduğunu bilmiyoruz. Kızıl ve kızamıkçık aşısının otizmin nedeni olmadığını biliyoruz. Otizmin tedavisine yönelik uygulama ve müdahalelerde kullanılan ve etkili olan pek çok yöntem var. Tedavilerde önemli nokta hepsinin uygulamalı davranış analizine dayanıyor olması. Bu analiz bireyler için çevresel etmenleri değiştirerek onlara yeni beceriler kazandırma ve onların potansiyellerini maksimize etme anlamına geliyor.”

      Alternatif terapiler zararlı olabilir

      Alternatif terapilerin çoğunun araştırılmamış ve zararlı olma potansiyeli taşıdığını vurgulayan Wilczynski, “Araştırılmış olan her terapiden yana olabilirim. Ancak, alternatif terapilerle ilgili sonuçlar araştırılmış olsa ve olumlu sonuçlar gösterse ben zaten bütün dünyayı dolaşıp onları anlatırım. Ama alternatif terapilerin çoğu araştırılmamış ve zararlı olma potansiyeli taşıyor. Araştırmaların bilimsel olması gerekiyor” dedi.

      Otizmli çocuklar için el ele vermeliyiz

      Özellikle Türkiye’deki Tohum Otizm Vakfı gibi otizmli çocukların gelişimine katkıda bulunmayı amaçlayan programların yeterli destek bulmasının önemini vurgulayan Wilczynski şunları önerdi:

      “Tohum’un programı başarılı bir program. Otizmli çocukların hem bugün hem de bütün ömürleri boyunca ihtiyaç duyacakları şeylerin üzerinde odaklanıyor. Çocukların daha etkili bir şekilde çevre düzenlemesi yapmasını amaçlıyor. Öğretmenler çocuklarla olumlu ilişki kuruyor. Eğer bütün okullarda buradaki gibi öğretmenler olursa, Türkiye’deki otizmli çocuklar önemli ilerlemeler gösterir. Bu hastalıkta erken tanı çok önemli. Özellikle ilk 5 sene içinde olmalı. Bütün devletler erken tanı yapacak profesyonellerin yetişmelerini sağlamalı.”

      Otistik değil otizmli

      Ulusal Otizm Merkezi Genel Müdürü Prof. Dr. Susan Wilczynski, “Otizmin tedavisi var. Eğitimle aşama kaydedilebilen bir hastalık. Otistik denildiği zaman çocuk değil de, yetersizlik ön plana çıkıyor. ‘otizmli’ yani ‘otizmi olan’ demek daha doğru” dedi.

      Ailelerin Yapması Gerekenler

      - Aileler, otizimli çocuklarına talimat verdiklerinde açık ve anlaşılır olmalı.

      - Çocuk herhangi bir konuda başarılı olduğunda ödüllendirilmeli.

      - Aileler, çocukların öğrenecekleri şeyleri hayatın içine sindirmeli. Pek çok beceri oyun oynarken, banyo yaparken, gezerken öğretilebilir.

      - Öğretme şekli eğlenceli olmalı. Örneğin çocuk oyuncak arabalardan hoşlanıyorsa, ona farklı renkte arabalar almalı. Böylece hem eğlenecek, hem de renkleri öğrenecek.

      - Anne ve babalar çocuğa şefkatli ve doğal olmalı.

      Kaynak: hurriyet.com.tr

        Similar topics

        -

        Forum Saati Cuma 26 Nis. 2024, 11:40 am